بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَلَقَدۡ كَذَّبَ أَصۡحَٰبُ ٱلۡحِجۡرِ ٱلۡمُرۡسَلِينَ ٨٠

Hakikaten eshabı hıcir dahi peygamberi tekzib ettiler.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَءَاتَيۡنَٰهُمۡ ءَايَٰتِنَا فَكَانُواْ عَنۡهَا مُعۡرِضِينَ ٨١

Ve biz onlara âyetlerimizi vermiştik de ondan iraz ediyorlardı.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَكَانُواْ يَنۡحِتُونَ مِنَ ٱلۡجِبَالِ بُيُوتًا ءَامِنِينَ ٨٢

Dağlardan emniyetli emniyetli evler yontuyorlardı.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَأَخَذَتۡهُمُ ٱلصَّيۡحَةُ مُصۡبِحِينَ ٨٣

Bunları da sabahleyin sayha tutuverdi.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَمَآ أَغۡنَىٰ عَنۡهُم مَّا كَانُواْ يَكۡسِبُونَ ٨٤

De o kesb ede geldikleri şeylerin kendilerine hiç faidesi olmadı.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَمَا خَلَقۡنَا ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضَ وَمَا بَيۡنَهُمَآ إِلَّا بِٱلۡحَقِّۗ وَإِنَّ ٱلسَّاعَةَ لَأٓتِيَةٞۖ فَٱصۡفَحِ ٱلصَّفۡحَ ٱلۡجَمِيلَ ٨٥

Öyle ya biz Samavât-ü arzı ve mabeynlerini ancak hakkile halkettik ve elbette saat muhakkak gelecek, şimdi sen safhı cemil ile muamele et. Çünkü Rabbin o öyle hallâk öyle Alim Celâlim Hakk’ı için sana tekrarlanan yedi âyeti (Fatihayı) ve Kur'an-ı azımi verdik.

– Elmalılı Hamdi Yazır

إِنَّ رَبَّكَ هُوَ ٱلۡخَلَّٰقُ ٱلۡعَلِيمُ ٨٦

Öyle ya biz Samavât-ü arzı ve mabeynlerini ancak hakkile halkettik ve elbette saat muhakkak gelecek, şimdi sen safhı cemil ile muamele et. Çünkü Rabbin o öyle hallâk öyle Alim Celâlim Hakk’ı için sana tekrarlanan yedi âyeti (Fatihayı) ve Kur'an-ı azımi verdik.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَلَقَدۡ ءَاتَيۡنَٰكَ سَبۡعٗا مِّنَ ٱلۡمَثَانِي وَٱلۡقُرۡءَانَ ٱلۡعَظِيمَ ٨٧

Öyle ya biz Samavât-ü arzı ve mabeynlerini ancak hakkile halkettik ve elbette saat muhakkak gelecek, şimdi sen safhı cemil ile muamele et. Çünkü Rabbin o öyle hallâk öyle Alim Celâlim Hakk’ı için sana tekrarlanan yedi âyeti (Fatihayı) ve Kur'an-ı azımi verdik.

– Elmalılı Hamdi Yazır

لَا تَمُدَّنَّ عَيۡنَيۡكَ إِلَىٰ مَا مَتَّعۡنَا بِهِۦٓ أَزۡوَٰجٗا مِّنۡهُمۡ وَلَا تَحۡزَنۡ عَلَيۡهِمۡ وَٱخۡفِضۡ جَنَاحَكَ لِلۡمُؤۡمِنِينَ ٨٨

Sakın o kâfirlerden bir takımlarını zevkıyap ettiğimiz şeylere göz atma ve onlara karşı mahzun olma da mü'minlere kanadını indir.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَقُلۡ إِنِّيٓ أَنَا ٱلنَّذِيرُ ٱلۡمُبِينُ ٨٩

Ve de ki haberiniz olsun; ben o nezîri mübînim ben.

– Elmalılı Hamdi Yazır

كَمَآ أَنزَلۡنَا عَلَى ٱلۡمُقۡتَسِمِينَ ٩٠

Tıpkı indirdiğimiz gibi o taksimcilere O, Kur'an’ı kısım kısım tefrik edenlere.

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu